Aşık Veysel (1894-1973)

Türk halk şiirinin son önemli temsilcisinden olan Aşık Veysel, Sivas’ın Sivrialan köyünde doğdu. Küçük yaşta çiçek hastalığına yakalanarak bir gözünü, daha sonra bir kaza sonucunda az gören diğer gözünü de yitirdi. Saz çalmayı öğrendi. Yunus Emre, Pir Sultan Abdal, Dadaloğlu, Karacaoğlan, Emrah gibi ozanlardan ve çevresindeki aşıklardan etkilenerek türkü yorumunda ve saz çalmada ustalaştı. Geçimini sağlamak için Tokat, Yozgat, Kayseri’nin köylerinde türkü söyleyerek dolaştı. Köy Enstitülerinde türkü ve saz dersleri verdi.

Aşık Veysel, halk şiiri geleneğinde özgün bir yere sahiptir. Şiirlerini doğaçlama tekniğiyle değil, uzun çalışmalar sonucu oluşturmuştur. Alışılmışın dışındaki konuları, ustalıkla kullandığı yalın bir Türkçeyle anlatmıştır.Tekniği yapmacıksız ve gösterişten uzaktır. Şiirlerinde yaşama sevinci ve hüzün, iyimserlik ve umutsuzluk bir aradadır. Zaman zaman doğa, toplum, din ve siyasete ince bir alayla yaklaşmıştır.